GÜMÜŞ POLEN - 01 -
Yazar: Feride Ceyda Erdemli
EPİK 1: ZEYTİN EVİ
miş'li geçmiş zaman bilgisi
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklar
Var
(imiş)
Ancak bilmesi gerekenler bilir
İhtiyaç duyanların yolu düşer
(imiş)
Bu topraklara ki
Haksız düşenler ise
Ya gidemez büyülenir kalır
Ya da kuzey rüzgarına kapılıp
Engin suların çalışanları ile
Zamanın esiri topraklara geri dönerler
(imiş)
Bu topraklara hak ile gelenlerden
Büyüye yenik düşenler
ise
Toprağa ve engin sulara işçi olurlar
(imiş)
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen bu topraklara
Tek bir insan var
(imiş)
Sahip çıkan
Hayatına yaşam katan
Yine
ancak bilebilenlerin gördüğü
Yine
ancak hak edenlerin sesini duyduğu
İsmini yıldızlardan
Ruhunu denizlerden alan
Biricikliği eşsiz ruhuyla hayata yaşam salan
Pirenses Piranita
Ağaçlarının dallarının sakladığı mekanında
Yatar(imiş) uykulara
Turuncu renkli günün ayini ile başlayan günü
Tüm döngüsüyle çevirmek
ise
İlk görevi
(imiş)
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanlar boyunca
Tüm kelamlarımıza layık olan
ise
Yolların öyküsüdür Gümüş Polen ile gelen
Piren Ses Piranita'nın anlattığı tek öyküdür
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklarda
...
I - Ayin
Devir döndüğünde bir kere daha
Sakince aralandı bulutlar
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklarda
Turuncu renkli gün kendini gösterdi aralanan bulutlar boyu
Sabah meltemi denizin bekçilerini taşırken ılık ılık
Mavi gözlü kargalar kanatlarının arkasında sakladıkları uykularından ayıldılar
Çığlıklarıyla toprağı uyandırdılar
Martıların ekmek parçaları düştüğünde
Zeytin evi'nden çıktı PirenSesPiranita
İnce gülümsemesiyle turuncu günü selamlamaya
Bir ayindi bu her günü başlartırken oluşan
Devir dönmez, gün başlamaz olurdu Piren Ses Piranita olmadan
Halhallarının sesi bayırların erken sessizliğinde yankılanaraktan
Yürüdü fenerin dikildiği tepede boyunca yatan kayalıklardan
Selamıyla dürttü İksir Ağacı'nı uykusundan
Ağırdan tırmandı yükseklerin serinliğine uzanan daldan sedirine
...Ve derin nefesleriyle katıldı zeytinlerin arasından bu ayine
Bulutların ardındaki mavilikte geçmiş yıkandı bir bir
Turuncu günü tutkunun kırmızısı taşırken arınmışlığın üzerine
Hazırlandı toprak yine yaşamı yaratmaya
Mavi gök ile buluştuğunda ise tek bir bilginin varlığını hatırlattı
Yeni güne ve onu devam ettirenlere
Turuncu gün yavaş yavaş ortaya çıktığında artık
Yeşilin sevecen bakışları sardı aralardan
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklarda
Hazırdı her şey bir kez daha yeniden başlamaya
I - Ayin
Devir döndüğünde bir kere daha
Sakince aralandı bulutlar
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklarda
Turuncu renkli gün kendini gösterdi aralanan bulutlar boyu
Sabah meltemi denizin bekçilerini taşırken ılık ılık
Mavi gözlü kargalar kanatlarının arkasında sakladıkları uykularından ayıldılar
Çığlıklarıyla toprağı uyandırdılar
Martıların ekmek parçaları düştüğünde
Zeytin evi'nden çıktı PirenSesPiranita
İnce gülümsemesiyle turuncu günü selamlamaya
Bir ayindi bu her günü başlartırken oluşan
Devir dönmez, gün başlamaz olurdu Piren Ses Piranita olmadan
Halhallarının sesi bayırların erken sessizliğinde yankılanaraktan
Yürüdü fenerin dikildiği tepede boyunca yatan kayalıklardan
Selamıyla dürttü İksir Ağacı'nı uykusundan
Ağırdan tırmandı yükseklerin serinliğine uzanan daldan sedirine
...Ve derin nefesleriyle katıldı zeytinlerin arasından bu ayine
Bulutların ardındaki mavilikte geçmiş yıkandı bir bir
Turuncu günü tutkunun kırmızısı taşırken arınmışlığın üzerine
Hazırlandı toprak yine yaşamı yaratmaya
Mavi gök ile buluştuğunda ise tek bir bilginin varlığını hatırlattı
Yeni güne ve onu devam ettirenlere
Turuncu gün yavaş yavaş ortaya çıktığında artık
Yeşilin sevecen bakışları sardı aralardan
Geçmişin eridiği
Geleceğin daha gelmediği zamanda
Mordan yüzen topraklarda
Hazırdı her şey bir kez daha yeniden başlamaya
-------------
devamı için lütfen tıklayın
-----------------