YOGA DENEMESİ

Yıllar önce geçirdiğim omurga ameliyatından sonra artık vidalı bir insan olmama rağmen, sporlar bir türlü peşimi bırakmıyor. Önce hayatım boyunca bisiklete bindiğim gerçeğiyle yüzleştim, sonra yürümeyi seven bir insan olduğum için haftada bir mutlaka 10 km falan yürüdüğümü fark ettim. Hatta eşim Barış yürümeyi benden de çok sevdiği için, yürüyüşlerimiz zaman zaman günde 20 km’yi buldu. Sonra şu tenis kursuna gitme olayımız var. Bir kaç yıl kış aylarında tenis oynadık. Ardından bir süre de masa tenisine sardık. Yazlık yerde yaşadığımızdan dolayı, yazın zaten düzenli olarak yüzüyoruz ve şimdi bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de yoga çıktı.

Yoganın biraz benzeri olan pilatese daha önce gitmiştim fakat her hareketi olması gerektiği gibi yapmaya çalışırken vidalarımı çok zorladığımı fark ederek fazla devam etmemiştim. Ama gel zaman git zaman şimdi Dalyan’da çeşitli yoga kursları açılmaya başladı ve yaşadığımız çağda herkes yoga yaptığı için, yoganın zevkli olup olmadığını da merak etmeye başladım. İçinde çok zorlayıcı hareketler olduğunu ve bu nedenle bana uymadığını bilmeme rağmen, yoga kursunu bir denemekten kendimi alamayarak geçenlerde buradaki kızlarla birlikte yoga dersine gittim.

Dersin içinde meditasyon, nefes egzersizleri, yoga duruşları, dinlenme ve sonrasında bitki çayı içme gibi çeşitli aşamalar vardı. 15 yıllık vidalılık uzmanlığıma dayanarak, yoga hareketlerinden bana uymadığını düşündüklerimi yapmadım, bazılarını da biraz hafifleterek ya da değiştirerek kendime uyarladım. Bütün bunlar olurken, ilkokul öğrencilerinin arasında kendi kafasına göre takılan ana okulu öğrencisi gibi hissettim kendimi. Ama yine de zevkli geçti. Sonuçta ağaçların arasında ahşap bir kulübedeydik, hoca önceden tütsü yaktığı için içeride hoş bir koku vardı ve rahatlatıcı bir müzik çalıyordu. Ayrıca hareketleri çoğunlukla gözümüz kapalı yapmamız konsantrasyonu arttıran bir unsurdu. Egzersizlerin sonrasında, garip aromatik bitkilerden yapılmış bir çay içmek ve çıtır çıtır kurabiyelerden yemek de güzeldi.

Öte yandan, ilkokulluların yanında sürekli anaokulu çocuğu gibi takılmak benim için absürd olacaktı. Bu nedenle hocadan öğrendiğim meditasyon, nefes egzersizi, müzik, tütsü ve bitki çayı fikirlerini cebe atıp evde kendi yogamı icat etmeye karar verdim. Yogadan sonraki iki gün bütün kaslarım ağrıdığı için ve kas ağrısından merdivenleri zor çıktığımdan ötürü, kendi yoga serimin sonuna çeşitli ekstra kas rahatlatma hareketleri de eklemeye karar verdim.

Her yerimin ağrıdığı iki günü atlattıktan sonra, dün erken kalkıp ilk defa kendi icat ettiğim yoga setimi uyguladım. Meditasyon, nefes egzersizi, vida dostu duruşlar, kas esnetme ve dinlenme aşamaları ile şahsi yogam toplamda 1 saat sürdü. Baya zevkli geçti, sonrasında vidalı omurgam da, ben de iyi hissediyorduk. Bu seriyi haftada 2 kere yapmaya karar verdim.