AFFOLA..!

"Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.-

AKAPE Genel Başkanının oğlu Bilalî Erduğan, “İsrail, her geçen gün Filistin’deki kardeşlerimiz üzerindeki baskısını artırıyor .diye demeç vermiş.

Artırıyor mu..?

Artırıyor;

çünkü Müslümanlığını bölünmüş görüyor.

İsrail, bugün Türkiye’den korkuyor;

çünkü ‘İşin başında imam hatipli milliler var’ diye korkuyor” diye devam etmiş veliaht prens Bilalî Erduğan.

yerli ve yabancı basın mensuplarına.

Sosyal medyada her cinsten trol var, önce sıradan bir trol haberidir diye önemsemedim, ama güvenilir kaynaklardan araştırıp soruşturunca doğru olduğuna kanaat getirdim.

Bende kronik OKB (obsesif kompülsif bozukluk) hastalığı var böyle durumlarda krizim tutar.

Gülmekten ne oturabiliyorum,ne yatabiliyorum karnıma ağrılar girdi çatlıyorum ama nafile..!

Gülmeme mani olamıyorum evlad-ü ayal telaşlandı ,hatta ufak oğlum "babam balataları sıyırdı" endişesi ile Alo 112 acili aramış, dakikasına kalmadan siren sesleri ile inlemeye başladı mahallemiz.

Allah için AKP saltanatı herşeyi bom-bok etti ama bu acil servis işinde gerçekten çok başarılı "ALOO" demeniz yeterli dakikasında kapınızdalar.

Konu komşuya rezil rüsva olacam, yapılan acil müdaheleye rağmen gülme krizim devam ediyor.

Aklıma bu gibi durumlarda dramatik yaşanmışlıkları getiririm ama kör şeytan gıdıkladı bir kere 60 yıllık ömr-ü hayatımda yaşadığım hiç bir trajedik olay gelmiyor aklıma.

Sümbülzade Vehbinin ünlü rûcu şiiri geldi onu terennmüm ediyorum,

Acil servisin türbanlı genç hemşiresi dua ediyorum sanıyor "maaşallah amca,dua vesveseye iyi gelir" diyor,

-* Ahhh,yavrumm amcanın terennüm ettiği duayı duysan , anında yüksek doz adrenalin zerk edip tahtalı köye yollarsın" diye geçiriyorum içimden.

*

Beni gülme komasına sokan Sümbülzade Vehbi'nin rûcu şiirini değil Veliaht prens Bilâli Erduvanın demeci idi.

merak ettiğinizi biliyorum...
Dostlarımı merakta bırakır mıyım...?

*
Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.
*
Lal-u şarap içurem ve ıslatıp geçirem,
Parmağına yüzüğü, hatem-i zer drahsan.
*
Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır?
Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.
*
Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
Bir gümüş ibrik ile destine ab-i revan.
*
Salınarak giderken arkandan ben sokayım,
Ard eteğin beline, olmasın çamur aman.
*
Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyenden çizmeyi, olasın yola revan.
*
Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarda hiç,
Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan.
*
Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim,
Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.
*
Herkese vermektesin, bir de bana versene,
Avuç avuç altını, olsun kulun şaduman.
*
Sen her zaman gelesin, ben Vehbi’ye veresin,
Esselamun aleyküm ve aleykümselam.
*

Konuyu nereden ,nereye taşıdım yahu...gevezenin biri oluyorum yaşlandıkça.

Affola..!