Neslihan Kalaycı
  Güncelleme: 21-11-2021 23:43:00   21-11-2021 23:39:00

SQUİD GAME “KALAMAR OYUNU”

“Cehennem, insan yüreğinde sevginin bittiği yerdir.”   
 Dostoyevski

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve kabul gören bir dizi squid game… İnsanları bu kadar ekran başına bağlayan, heyecanlandıran, korkutan hatta esir alan bu dizi, neden A-Z’ye bütün kuşakları bu kadar kısa sürede bir konuda hem fikir haline getirdi. Dijital bir ortamda insanların birbirinden uzak kalması mı? Yoksa herkesin kendinden bir şey bulması mı? Kısacası kendine bu kadar yakın hissettiren veya uzaklaştıran neydi?

Hayatta hiçbir umudu kalmamış, her alanda kaybetmiş ve ayakta kalmak içinde taa M.Ö. 7. Yüzyılda Lidyalılar tarafından çıkarılan “PARA”  etrafında toplanan hayatları pahasına da olsa para kazanmak zorunda kalan bir grup insan topluluğudur 456 kişi.

İsimleri yoktur artık sadece sayılardan ibaret olan bu insanlar, daha çok daha çok kazanmak için hem kendilerine zarar vermeyi, hem de karşısındaki insanı öldürmeyi göz önüne alırlar. Çünkü hayatta kaybedecekleri sadece bir “can” ları kalmıştır.

Hayatta daima mağlup olmuş bu insanların bu hale gelmesinde dünya düzeninin hiç mi suçu yoktur? Evrende yaşayan her kişiye eşit şartlar ve koşullar sağlansaydı bütün bunlar olabilir miydi? Dünya sermayesini yöneten kişiler yani aileler, ülkeleri birer oyun bahçeleri gibi görmeseydi. As olan gerçekte evren olsaydı. Yine bu hale gelir miydik? Bence hayır…

Dünya sermayesindeki birkaç aile istediği zaman bütün ülkelerin, içişlerine karışır, savaş çıkarır, liderlerini kendi halklarına yok ettirir. Ürettiği silahları diğer ülkelere satar, yeni oyuncaklarını insanların üzerinde denetir, doğayı, insanı yok eder. Neden çünkü kendi dışında hiçbir canlıya tahammülü yoktur.

“Sevgi, vicdan, merhamet” duygusu yok olmuştur. İşte tam bu bağlamda kendi gibi düşünen diğer sermaye ülkelerinin içini dolduran bu şahıslar, Squid Game oyununda da denildiği gibi  “İnsanlara güvenilir oldukları için değil; yaslanacak başka bir şeyin olmadığı için güvenirsin” cümlesini kondurur. “

Bu sermayedeler, paranın her şeyden önemli olduğunu vurgulamaya çalışan bu içi boşalmış ruh hastaları kendileri gibi diğer insanları da hasta ederek, öldürmek ister. Çünkü kötülük ve yok etmekten zevk almaktadırlar. Sistemin ayakta kalmasını sağlayacak tek şeyi yani parayı milattan önce 7. Yüzyılda bulmuşlardır.  

Bir şeyi unutmuşlardır, artık yeni kuşak, din, dil, ırk, sağ, sol, parti vs gibi şeyleri kabul etmemektedir. Onlar için doğalarına sahip çıkarak, as olan dürüst, doğru bir şekilde kendi hayatlarını köle haline, getirmeden üretmek ve hayattan da zevk almaktır.

İşte Dünya Sermayesi bunu artık görmektedir. Bu durumdan çok rahatsızlık duymaktadır. Şimdi kara kara düşünmektedir. Büyük metaforların işlendiği bu dizi gerçekten de tam zamanında bizlerle buluştu. Yüreğinize ve emeğinize sağlık Hwang Dong-hyuk”

Sevgi ve Saygılarımla,                         

  YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARŞİVİ
BİZİ TAKİP EDİN
YUKARI