KİTAP YAZIYORUM

Kaç senedir bin bir emekle yazmaya çalıştığınız kitabınızı bitirdiniz. Eserinizi artık neredeyse ezbere bilecek kadar hemhal olduğunuz halde, son kez tekrar en baştan başlayarak satır satır başkasının gözünden okur gibi okudunuz. Bir iki yerde takıldınız, gereken değişikliği yaptınız. Bu son haliyle tamamen içinize sindi.  Mutlusunuz. Sizin de artık bir yazar olarak anılmanıza son bir adım kaldı. Eserinizi kitap haline getirecek bir yayınevi bulmak için araştırmalara giriştiniz.

İşte asıl şimdi nasıl zorlu bir işe giriştiğinizi anlamanın eşiğindesiniz.

Sosyal medya sayfalarınızda sayısız “Kitabınızı ücretsiz basıyoruz” reklamları belirmeye başladı. Kitap yazdığınızı nereden bildiklerine şaşırdınız, ama bu başka bir yazının konusu.

Bir iki arkadaşınızla konuştunuz. Size bir iki yayınevi önerdiler.

Birinciyi araştırmaya başladınız. Web sitesinde yok yok. Bütün sanal platformların logosundan tutun da, yayınevi olarak aldığı ödüle kadar her şey var. Aradınız. İlgi alaka süper!  “Sayın Yazarım” yukarı, “Sayın Hocam”  aşağı. Kitabınızı göndermenizi istediler, gönderdiniz. Ertesi gün arayıp kitabınızın (okunmadan tabi) kabul edildiği haber veriliyor.

Buraya kadar her şey güzel! Sizden istenenler ise 1500 Türk Lirası ve bir ay içinde 75 adet satış garantisi. Karşılığında size ücretsiz 20 kitap ve satıştan %30 telif hakkı veriyor. Tabi bu parayı ancak 500 adet satıldıktan sonra alabiliyorsunuz. Sözlü olarak bütün sanal platformlarda kitabınızın bulunacağına dair garanti veriyor. Anlaşmada böyle bir maddenin olmayışının önemli olmadığını, kendilerinin zaten ödüllü ve çok saygın bir yayınevi olduklarından başka türlü davranamayacaklarını belirtiyorlar.

Söz verilen zamanda kitabınız elinize geçiyor. Çok mutlusunuz. Elinizde kendi kitabınızı tutmamın gururunu yaşıyorsunuz.

Derken, 70 adet kitap satmak için çevrenizi sıkboğaz ediyorsunuz. Zaman dolmadan satamadıklarınızı kendiniz satın alıyorsunuz. Sonra beklemeye başlıyorsunuz. Kitabı bütün platformlarda arıyorsunuz. İsminizi Google’a yazıyorsunuz. Kitabınızın ismini yazıyorsunuz. Yok yok yok!  Kitabınız sadece bu yayınevine bağlı siteden alınabiliniyor. Başka hiçbir yerde yok! Ve olmayacak da.

Olmamasının en büyük nedeni nedir biliyor musunuz?

Kitapların dağıtımını yapan bir sistem var. Kitapları alıyor ve Türkiye’nin bütün kitapevlerine vs dağıtıyor. İşte bu dağıtım ağı kitabın satış fiyatının %40-%50-%60 ına kadar alıyor. Birçok Yayınevi de bu yüzden gelirinin aslan payını dağıtım firmalara kaptırmamak için, kendi sitelerinden satışı gerçekleştiriyor. Tanınmak isteyen yazar ne yapsın?

Bu yayınevinden arkanıza bakmadan kaçtınız, ikinci yayınevini aradınız.

Kitabınızın basılması için 7500 Türk Lirası istedi. Karşılığında size ücretsiz 30 kitap göndereceğini, bütün sanal kitap platformlarında kitabınızın bulunacağına dair teminat verdi. Yazdığınız eserden %25 telif ödeyeceğini garanti etti.

Elinizde kalan paraya baktınız. 7500 Türk Lirası büyük bir meblağ. Daha önceki yayınevine verdiğiniz ücret ve satın aldığınız kitaplardan sonra elinizde yetirince para kalmadı. Ama çıkan bir kitap var. Dost arkadaş soruyor. Piyasada kitap yok. Mecburen tekrar bastırmanız gerek.

Başka bir yayınevi aramaya koyuluyorsunuz.

Bir arkadaşınız sizi birine yönlendiriyor. Konuştuğunuz kişi gayet makul. 1800 Türk Lirası istiyor, karşılığında ücretsiz 20 kitap alıyorsunuz. Telif hakkınız ancak kitabın satış fiyatının üzerinden %8. Yok yanlış duymadınız bildiğiniz %8. 500 kitapta ancak 40 kitap değerinde. Ama biliyorsunuz en azından gerçekten bütün platformlarda kitabınız görünür olup her yerden temin edilebilecek. Bu size şimdilik yeterlidir.

Anlaşmayı yaptığınız asıl kişi yayıneviyle ilgisini koparıp gidince, siz hiç tanımadığınız, daha önce hiç muhatap olmadığınız biri ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Anlaşmada Mayıs’ın 19unda gelmesi gereken kitaplar gelmemiştir. Söz verdiğiniz kişilere karşı mahcupsunuz. Hiç tanımadığınız yayınevi sahibini arıyorsunuz, ama ne telefonlarına cevap veriyordur ne de mesajlarınıza.

Sonuç?

Kendinizi en son elinizde bir mutfak bıçağı ile tırnaklarınızı temizlerken derin ve karanlık düşüncelere dalmış buluyorsunuz…