Tan Tolga Demirci
  28-03-2020 18:33:00

'EVDE KAL' VE AKIL DIŞI REFLEKS

Bunuel'in 'El Angel Exterminador' filmi, 'Evde Kal' sloganının akıl dışı bir refleksle kendi anlamını katettiği ve böylelikle 'içeri' ve 'dışarı' arasındaki bağlantıların mantıksal olarak çöktüğü bir anlatı üzerine kurulu.

Bir yemek daveti üzerine burjuvazi sınıfını temsilen bir araya gelen kişilerin kendi klostrofobik koşullarını yaratarak içinde bulundukları 'metafor-mekan'da sıkışıp kalmalarını anlatan film, Breton'un Sürrealizmi tanımlarken öne sürdüğü 'akli olandan muaf' olma durumunu-konumunu tüm açıklığı ile gözler önüne seriyor. Örneğin susuz kalan davetliler, yaşama tutunmak için evin duvarını kırarak su tesisatına saldırıyor ya da burjuvazi ahlakına, yani bir bakıma kendi sınıf soyunun koymuş olduğu kurallara karşı gelerek bir kitlesel histeri yaşamaya başlıyorlar. Oysa yapmaları gereken tek bir şey var, o da kapıyı açmayı 'akıl' ederek dışarı çıkmak...

En basit çözüm olan 'kapıyı açıp çıkmak' eyleminin kendini hesaptan düşerek akılsal olanı bozguna uğrattığı ve böylelikle burjuvazi sınıfını oluşturan tüm dinamiklerin bu 'kendiliğinden' virütik etkiyle darmadağın olduğunu gösteren film, Sürrealist Manifesto'nun 'akıl dışı' olana yaptığı pozitif göndermenin de anlatısal karşılığıdır.

Bunu şundan anlattım. Son zamanlarda bir grup insanın virütik tehlikeye rağmen toplu eğlentilere devam etmeleri durumu, 'Sürrealizm' kavramı kullanılarak örneklendiriliyor. 'Piknik yapıyorlar, pek sürreal' deniyor ya da 'herkes yanak yanağa dans ediyor, çok sürreal' deniyor... Bu kavramı, yani Sürrealizmi her gördüğü tuhaf ve hatta absürt durumlar için bir sıfat olarak kullananlara 'akıl dışılık' ve 'akılsızlık' arasındaki farkı hatırlatmak isterim-istedim.

 

  YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARŞİVİ
BİZİ TAKİP EDİN
YUKARI