Avustralya'da orman yangınları 2019 yılının son aylarında baş göstermiş yapılan tüm müdahelelere alınan tüm önlemlere rağmen yangınlar kontrol altına alınamıştı. Daha orman yangınlarının yaralarını saramayan ülke, son günlerde yaptığı hayvan katliamlarıyla uluslararası anlamda tepkilerin hedefi oldu. Binlerce deveyi su kaynaklarını tükettikleri gerekçesiyle katleden ülkeyi önce sağanak yağışların meydana getirdiği seller, ardından ceviz büyüklüğündeki dolu yağışları vurmuştu. Avustralya doğal afetleri geride bırakmaya hazırlanırken son günlerde 'Zehirli Örümcek' salgını dikkatleri yeniden ada ülkesine çevirdi. Yerel basındaki haberlere göre, Avustralya Sürüngen Parkı, nem ve sıcağın, huni yuvalı örümceklerin 'büyüyüp gelişmesi' için elverişli koşulları oluşturduğu açıkladı. Bu örümcek türünün suda 24 saat yaşayabildiği, dolayısıyla yöre halkının havuzları, girmeden önce kontrol etmeleri istendi. Huni yuvalı örümcekler tarafından ısırılan kişinin 10 dakika içinde ölebileceği tahmin ediliyor.
Avustralya'da durum böyleyken tüm dünyanın dikkat kesildiği diğer bir ülke hiç şüphesiz Çin!
Çin'in Wuhan şehrinde ortaya çıkan ve yayılmasından endişe edilen Koronavirüs nedeniyle tüm dünya alarma geçmiş durumda. Şu ana kadar 26 kişinin hayatını kaybettiği virüsün çıkış kaynağı henüz tam olarak belirlenemesede, insanlara Çin'de çokça tüketilen 'Yarasa' veya 'Yılan' çorbasından geçmiş olabileceği düşünülüyor. Çin virüsün yayılmasını önlemek adına virüsün ilk görüldüğü 11 milyonluk Wuhan kenti ve bu kente komşu iki şehrin dış dünyayla bağlantısı tamamen kesilmeye çalışılıyor. Virüsün dünya genelinde yayılma ihtimali felaket senaryolarını da beraberinde getiriyor. Virüsün insandan insana bulaşabilme özelliğinin bulunması milyonlar hatta milyarlarca insanın hayatını kaybedebileceği ihtimalini ortaya çıkarıyor.
Dikkatler Çin'deyken Avrupa'da hiç olmadığı kadar hava olayları yaşanıyor. İspanya, Fransa, İtalya başta olmak üzere sağanak yağışlardan etkilenen bir çok yer sel sularının altında kalmış durumda. Yetkililer tarafından yapılan açıklamalar göz önünde bulundurulduğunda küresel ısınmanın önümüzdeki yıllarda çok daha fazla doğal afeti beraberinde getireceği öngörülüyor.
Tüm dünyada bunlar yaşanırken Türkiye'de son zamanlarda olağan dışı depremlerle meşgul.
Türkiye, sismik olarak oldukça aktif bir ülke ve hem Avrasya levhası, hem de Arap levhası ile Afrika levhası arasında yer almakta. 1999 yılında meydana gelen merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan Marmara Depremi'nde resmi raporlara göre 17 bin 480 kişi öldü, 23 bin 781 kişi yaralandı ve 505 kişi de sakat kalmıştı. 2020 yılına gelindiğinde 12 Ocak'ta Bingöl’de 3.6 büyüklüğünde, 19 Ocak'ta Sivas’ta 3.7 büyüklüğünde, 22 Ocak'ta Manisa'nın Yunus emre ilçesinde 4.1 büyüklüğünde, yeni aynı gün 3,5 şiddetinde merkez üssü Aydın'ın Efeler ilçesi Emirdoğan köyünde meydana gelen depremler, bu konuda zaten hassas ve gergin olan vatandaşları bir hayli korkutmuş bulunmakta. Türkiye'de 7 şiddetinde bir depremin bekleniyor olması halk üzerinde büyük bir panik ve endişe oluşturmayı sürdürüyor.
Filipinlerde patlayan yanardağ, Amerika Birleşik Devletleri'nde meydana gelen hava olayları, Afrika kıtasında devam eden çekirge istilaları, kasırgalar, fırtınalar, sebebsiz hayvan ölümleri ve daha niceleri...
interaztv
İhbar Hattı
